Türkiye değil! Dünya dört gencin etrafında kenetlendi. Fatih Camii avlusu her kesimden, her cemaatten, her cemiyetten ve her kurumdan yüzlerce insanın kenetlendiği bir şehitler kervanına tanıklık etti.
Bu elim kazayı duyduğumuzda ümmetçe hüzne büründük. Ümmetin her bir ferdi gözyaşlarına boğuldu.
Bizde bu anlamda dört gencimizin ortak buluşma noktası İHH İnsani Yardım Vakfına baş sağlığına gittik. Aradan günler geçmesine karşın İHH Genel Merkezinin onlarca misafire ev sahipliği yaptığına tanıklık ettik.
ÜMMET ŞUURU VE GÜNÜMÜZDEKİ KARŞILIĞI
LUGAT AÇISINDAN ÜMMET KAVRAMI:
Ümmet kelimesi Arapça bir kelime olup, "emme" fiilinden isimdir. Çoğulu "umem"dir.[i]
“Ümmet” kelimesi lügatlerde; nesil, her canlı cins, din, belirli bir zaman dilimi, nebilere tabi olma, cemaat, tek bir sınıf, belli bir zaman ve mekanda tek bir din (gaye, yol) üzerinde birleşmiş topluluk gibi anlamlara gelmektedir.
Kavram olarak ümmet kelimesi, insanların gerek kendi tercihleri gerekse bir zorunluluk sonucu, belirli bir zaman diliminde yaşayan kimseler anlamına geldiği gibi, belirli bir tarih diliminde yaşayan ya da belirli bir dine inanan topluluklar anlamına da gelmektedir.
Görüldüğü üzere ister insanlar hakkında, ister diğer canlı topluluklar hakkında kullanılmış olsun, "ümmet" kelimesinin bütün manalarında beraberliğe vurgu vardır. O kadar ki; yaşantı bakımından, hiç değilse zaman ve mekan bakımından, başkalarıyla müşterekleri olmayan bir topluluk, ümmet sayılmamaktadır.