Konya, Akşehir'li olan Melih TANRIVERDİ, 1968 yılında Üsküdar'da doğdu. Uludağ Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Elektronik Bölümü mezunu.
1990 yılında haberleşme sektöründe Bursa'nın önde gelen firmalarından birinde çalışmaya başladı. Henüz daha Türkiye'de cep telefonu kullanımı başlamamıştı. 1991 sonunda Hilal Telefon'u kurarak telefon, faks, telsiz telefon cihazları bakım onarımı teknik servis hizmeti vermeye başladı.
1995 - 1996 yıllarında 247nci Kısa Dönem olarak askerliğini Muhabere Elektronik Bilgi Sistemler (MEBS) Okulu ve Eğitim Merkezi Komutanlığı Mamak / Ankara'da yaptı.
1997'de AKM Telekomünikasyon'u kurdu. AKM Telekom 2003 yılında (Panasonic Türkiye Distribütörü) Tekofaks'ın Yetkili Servisi, 2009'da doğrudan Panasonic Yetkili Servisi oldu. 1997 - 2012 yılları arasında AEG, Hagenuk, Switel, Motorola başta olmak üzere bir çok markanın yetkili servisliğini yürüttü. AKM Telekom, TSE Hizmet Yeri Yeterlilik Belgesine sahip idi. Ağustos 2012'de firmayı devretti.
2004 yılında Bursa Elektronikçiler Odası Yönetim Kurulu üyeliğine seçildi. 2004 - 2012 yılları arasında Projelerden Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi olarak aktif görev aldı.
Görev aldığı AB tarafından desteklenip finanse edilen projelerden bazıları şunlardır;
2004 - 2012 yılları arasında Bursa Elektronikçiler Odası İşletmelerüstü Elektronik Eğitim Merkezinde eğitmen ve yönetici olarak görev aldı.
konularında 360 saatten başlayıp 800 saatlere kadar uzanan kurslarda eğitmen ve yönetici olarak görev aldı. ÖSDP (Özelleştirme Sosyal Destek Projesi), MEGEP (Meslek Eğitimini Geliştirme Projesi), İŞKUR Meslek Edindirme Kursları gibi pek çok sosyal ağırlıklı eğitim projesinde görev aldı.
Tüm Türkiye'deki Esnaf Sanatkarlar veya Ticaret Odasına kayıtlı Elektronik ve bağlı branşlarında faaliyet gösteren meslektaşlarının teknik destek, şema, arıza notu, servis kılavuzu ihtiyacını karşılayabileceği interaktif online bir veritabanı uygulaması ve bilgi paylaşım forumları içeren www.turkiyeelektronikcileri.org platformunun kurulması ve işletilmesinde öncü ve aktif görev aldı.
Bursa Elektronikçiler Odası üyelerinin sunmakta oldukları hizmet ve satmakta oldukları ürünlerin ücretsiz olarak reklamlarını yapabildikleri online reklam uygulaması olan www.bursaelektronikpazar.com web sitesinin kurulmasında aktif ve öncü rol oynadı.
Kullanım dışı kalan her türlü elektronik cihazın toplanarak kayıt altına alındığı ve daha sonra tasnife tabi tutularak uygun olanların bakımdan geçtikten sonra ihtiyacı olan okullara hibe edildiği, ihtiyaç fazlası olanlar ile çalışmaz durumda olanların sökülerek kullanılabilir durumda olan parçaların online bir veritabanına fotoğrafları ve teknik özellikleri ile birlikte kaydedildikten sonra Bursa Elektronikçiler Odası üyesi elektronikçilere ücretsiz verilerek bakım onarım sektörüne bedelsiz yedek parça temini sağlayan Bursa Elektronikçiler Odasının Sosyal Sorumluluk Projelerinden biri daha olan Yeşil - Beyaz - Mavi isimli projede yine öncü ve aktif rol aldı. (Ayrıntılar için www.eatik.org)
2005 - 2012 yılları arasında Bursa ve İlçelerindeki Tüketici Hakem Heyetlerinde Telsiz Telefonlar, Cep Telefonlar, Kamera ve Fotoğraf Makineleri konularında Bilirkişi olarak görev yaptı.
2011 - 2012 yıllarında KOSGEB Bursa Hizmet Merkezi Müdürlüğü "İşbirliği Güçbirliği Destek Programı"nda Bursa Esnaf Odaları Birliği'ni temsilen Komisyon Üyesi olarak görev yaptı.
Eylül 2012'den beri SADAT Uluslararası Savunma Danışmanlık İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş.'de yönetici olarak çalışmaktadır. Finans, İletişim ve Bilişim, İkmal ve Donatım Müdürlüklerinde bulundu. Mart 2013'te Yönetim Kurulu Üyeliğine seçildi. Ağustos 2016'ya kadar İdari Faaliyetler Genel Müdür Yardımcılığını da yürütmüştür. Ağustos 2016'da Yönetim Kurulu Başkanlığına getirilmiştir.
Şubat 2014 'te Trileçe Dünyası'nı kurarak gıda sektöründe Türkiye'nin ilk toptan Trileçe üretimine başladı. Firma yatırımları ile tatlıcılık ve pastacılık sektöründe ilerlemektedir. Ürünler İstanbul'un yanı sıra tüm Marmara ve Ege'ye ulaşmıştır.
Türkiye'de Savunma Sanayi Hizmet Sektörünün literatüre girmesi, Yeni Türkiye Yüzyılında Askeri Danışmanlık, Eğitim ve Lojistik alanında hizmet ihracının Türkiye'nin ihracatında hak ettiği yeri alması için çalışmalar yürüttü.
ASSAM Kurucu Üyesi ve Yönetim Kurulu Üyesidir.
Evli, 3 çocuk babası, 5 torun dedesi olup İngilizce bilmektedir.
مليح تانريفردي
ولد في عام 1968 في أوسكودار. خريج كلية الهندسة بجامعة أولوداغ، قسم الإلكترونيات.
في عام 1990 بدأ العمل في واحدة من الشركات الرائدة بورصة في قطاع الاتصالات. في حين لم يبدأ استخدام الهاتف المحمول في تركيا. في نهاية عام 1991، أسس هلال تلفون وبدأ في تقديم الخدمات الفنية للهاتف والفاكس وصيانة معدات الهاتف اللاسلكي وإصلاحها.
بين عامي 1995 و1996، أدى خدمته العسكرية قصيرة المدة الدورة 247 في ماماك / أنقرة في مدرسة نظم المعلومات الإلكترونية للاتصالات وقيادة مركز التدريب.
في عام 1997، أسس شركة AKM للاتصالات السلكية واللاسلكية. أصبحت شركة AKM Telekom في عام 2003 (موزع باناسونيك في تركيا) خدمة تكوفاكس المعتمدة، وأصبحت خدمة الصيانة المعتمدة من باناسونيك مباشرة في عام 2009. بين عامي 1997 و2012، عمل كخدمة معتمدة للعديد من العلامات التجارية، بما في ذلك AEG، هاغنوك، سويتل، موتورولا. كانت شركة AKM Telekom حاصلة على شهادة تأهيل مكان الخدمة من معهد الموصفات التركية. قام بنقل ملكية الشركة في أغسطس 2012.
وفي عام 2004، تم انتخابه عضواً في مجلس إدارة غرفة بورصة للإلكترونيات. وبين عامي 2004 و2012، عمل بنشاط كعضو في مجلس الإدارة المسؤول عن المشاريع.
بعض المشاريع التي يدعمها ويمولها الاتحاد الأوروبي تشمل؛
1. أهمية تعليم الميكاترونكس في سوق العمل (Importance of Mechatronic Training in Labour Market)
2. ريادة الأعمال والابتكار لخلق أعمال جديدة خلال الأزمة العالمية (Enterprise As Innovation to Create New Work Places at Time of Global Crisis - InnovaCreaWork)
3. تعليم اللغة الإنجليزية على الرغم من كل السلبيات (English Education Despite All the Negativities - EEDAN)
بين عامي 2004 و2012، عمل كمدرب ومدير في غرفة بورصة للإلكترونيات، مركز تدريب الإلكترونيات للأعمال.
1. موظفو خدمات الحاسوب التقنية
2. إلكترونيات السيارات
3. إصلاح وصيانة أنظمة الأمن الإلكتروني
4. إصلاح وصيانة مقسم الهاتف
5. موظفو الخدمة الفنية للهاتف المحمول
عمل كمدرب ومدير في دورات تتراوح من 360 ساعة إلى 800 ساعة. شارك في العديد من مشاريع التعليم ذات التوجه الاجتماعي مثل (مشروع الدعم الاجتماعي للخصخصة)، (مشروع تطوير التعليم المهني، دورات التدريب المهني في إيشكور.
وقد قام بدور رائد ونشط في إنشاء وتشغيل منصة www.turkiyeelektronikcileri.org، والتي تتضمن تطبيق قاعدة بيانات تفاعلية عبر الإنترنت ومنتديات لتبادل المعلومات حيث يمكن للزملاء العاملين
في الإلكترونيات والفروع التابعة المسجلة لدى غرفة الحرفيين أو التجارة في جميع أنحاء تركيا تلبية الحاجة إلى الدعم الفني، والتخطيطات، وملاحظات الأخطاء، وأدلة الخدمة.
وقد لعب دوراً نشطاً ورائداً في إنشاء موقع www.bursaelektronikpazar.com الإلكتروني، وهو تطبيق إعلاني عبر الإنترنت حيث يمكن لأعضاء غرفة بورصة للإلكترونيين الإعلان عن الخدمات التي يقدمونها والمنتجات التي يبيعونها مجاناً.
أخذ دورا رائدا ونشطا في المشروع المسمى أخضر- أبيض- أزرق وهو أحد مشروعات المسئولية الاجتماعية لغرفة بورصة للإلكترونيات حيث يتم جمع جميع أنواع الأجهزة الإلكترونية غير المستخدمة وتسجيلها ثم تصنيفها وإعطائها للمدارس المحتاجة بعد اجتياز الأجهزة المناسبة للصيانة، الفائض منها التي يمكن تفكيكها في حالة أولئك الذين لا يعملون مع قاعدة بيانات على شبكة الإنترنت من الأجزاء المتاحة والصور والمواصفات الفنية بعد حفظها جنبا إلى جنب مع بورصة، والذي يوفر قطع غيار مجانية لقطاع الصيانة والإصلاح من خلال منحه مجانًا لأعضاء الإلكترونيات في غرفة الإلكترونيات في بورصة. (للتفاصيل www.eatik.org)
بين عامي 2005 و 2012، عمل كخبير في الهواتف اللاسلكية والهواتف المحمولة والكاميرات وأجهزة التصوير في لجان تحكيم المستهلكين في بورصة ومناطقها.
وفي الفترة 2011-2012، عمل كمفوض يمثل اتحاد غرف النقابات في بورصة في "برنامج دعم التعاون" في مديرية مركز خدمات بورصة KOSGEB.
منذ سبتمبر 2012، يعمل كمدير في شركة صادات الدولية للاستشارات الدفاعية والصناعة والإنشاءات والتجارة. كان يعمل في إدارات المالية والاتصالات وتكنولوجيا المعلومات والتوريد والمعدات. تم انتخابه لمجلس الإدارة في مارس 2013. كما شغل منصب نائب المدير العام للأنشطة الإدارية حتى أغسطس 2016. تم تعيينه رئيسا لمجلس الإدارة في أغسطس 2016.
في فبراير 2014، أسس شركة دنيا التريلجة وبدأ أول إنتاج تركي للتجزئة لحويات التريلجة في قطاع الأغذية. تتقدم الشركة باستثماراتها في قطاع الحلويات والمعجنات. وصلت منتجات الشركة إلى إسطنبول وكذلك مرمرة وبحر إيجة بالكامل.
وهو عضو مؤسس وعضو مجلس إدارة أصّام.
متزوج وله 3 أطفال ويتحدث الإنجليزية.
Melih TANRIVERDİ, who is from Akşehir, Konya, was born in Üsküdar / İstanbul in 1968. He graduated from Uludağ University Engineering Faculty Electronics Department.
In 1990, he started to work in one of the leading companies in Bursa in the telecommunication sector. The use of mobile phones has not yet started in Turkey. At the end of 1991, he established the company named Hilal Telefon and started to provide technical service for telephone, fax, wireless telephone maintenance and repair.
Between 1995 and 1996, he did his 247th Short Term Military Service in Mamak / Ankara at the School of Communications Electronics and Information Systems and Training Center Command.
He established “AKM Telekomünikasyon” in 1997. AKM Telekom became Tekofaks' Authorized Service in 2003 (Panasonic Turkey Distributor) and then it became Panasonic Authorized Service in 2009. Between 1997 and 2012, he carried out the authorized service of many brands including AEG, Hagenuk, Switel and Motorola. AKM Telekom had TSI (Turkish Standards Institution) Service Place Competence Certificate. He handed over the company in August 2012.
In 2004, he was elected as a member of the Bursa Chamber of Electronics' Board of Directors. Between 2004 and 2012, he took an active role as a Project Officer Board of Directors Member.
Some of the projects which is supported and funded by the EU he took part in are as follows;
Between 2004 and 2012, he worked as an instructor and manager in Bursa Chamber of Electronics, Supreme Electronic Training Center.
He worked as an instructor and manager in abovementioned courses ranging from 360 hours to 800 hours. He took part in many social education projects such as Privatization Social Support Project, Vocational Education Development Project, İŞKUR Vocational Training Courses.
He was a pioneer and active in the establishment and operation of the www.turkiyeelektronikcileri.org platform, which includes an interactive online database application and information sharing forums where colleagues operating in electronics and affiliated branches registered in the Merchants, Craftsmen or Chamber of Commerce in Turkey can meet the need for technical support, schematics, fault notes, service manuals.
He played an active and pioneering role in the establishment of the website www.bursaelektronikpazar.com, a free of charge and online advertising application where members of the Bursa Chamber of Electronics can advertise the services they offer and the products they are selling.
All kinds of electronic devices that are out of use are collected and recorded, and then the appropriate ones are donated to the schools in need after the maintenance, the ones that are in need and the ones that are inoperable can be disassembled into an online database with photographs and technical specifications after being registered. He played a pioneering and active role in the Green - White - Blue project, which is one of the Social Responsibility Projects of the Bursa Chamber of Electronics, which provides free spare parts to the maintenance and repair sector by providing free spare parts to the electronics members of the Bursa Chamber of Electronics. (For detailed information, www.eatik.org)
Between 2005 and 2012, he worked as an Expert on Wireless Phones, Mobile Phones and Cameras in Consumer Arbitration Committees in Bursa and its Districts.
Between 2011 and 2012, he served as a commission member representing Bursa Chamber of Craftsman Union in KOSGEB Bursa Service Center Directorate Cooperation Power Union Support Program.
Since September 2012, he has been working as a manager at SADAT International Defense Consultancy Construction Industry and Trade Inc. He worked in Finance, Communication and Informatics, Supply and Equipment Managements. In March 2013, he was elected as a Member of the Board of Directors. Until August 2016, he also served as the Deputy General Manager of Administrative Activities. He was appointed Chairman of the Board of Directors in August 2016.
In February 2014, he founded Trileçe Dünyası and started first wholesale Tres Leches production in Turkey in the food sector. The company is advancing in the sweet and pastry sector with its investments. The products have reached the entire Marmara and Aegean regions as well as Istanbul.
He carried out studies for the Defense Industry Service Sector in Türkiye to enter the literature and for the export of services in the field of Military Consultancy, Training and Logistics in the New Turkish Century to take its deserved place in Türkiye's exports.
He is Founding Member and Board of Directors Member of ASSAM.
He is married and has 3 children, 5 grandchildren. He can speak English.
Fetullahçı Terör Örgütü 80’lerde başladığı devlet içindeki örgütlenmesini 90’larda devletin tüm kurum ve kademelerinde paralel bir yapılanmaya taşımıştır. Profesyonelce tasarlanmış bu terör örgütü, üyelerini ulvi bir görev yaptıkları konusunda motive ederek, başta ordu, iç güvenlik, yargı, dış işleri, yüksek öğrenim olmak üzere tüm kamu kurumlarına yerleştirerek asli görevlerinin Hizmet(!) adını verdikleri örgütü küresel egemenliğe taşımak olduğuna ikna ediyordu.
Akdeniz’in “bir zamanlar Türk Gölü olduğunu” söyler dururuz. Uzun yıllar bu söylem içi boş bir kavram olarak kulaklarımızda çınladı.
90’ların başında batı dünyası Irak’a paralı askerlerini Özel Askeri Şirket kılıfı ile getirmişti. Afrika başta olmak üzere Ortadoğu’da sömürü düzeninin bekası için batılı devletler ortaçağdan beri Lejyonerleri kullanmaktadır.
İç karışıklıklarla 3’e bölünen Irak’ın istikrarını kazanmasını engellemekle görevli paralı asker grupları insan kaynağı sıkıntısı yaşamaya başlayınca El-Kaide icad edilerek Müslüman ülke halklarından ideolojik tabanlı yeni ve çok ucuz paralı asker kaynağı elde ettiler. Suriye’nin de karışması sonrası El-Kaide ideolojisi yetersiz kalınca yeni kaynak oluşturmak amacıyla DAEŞ icad edilerek sahaya sürüldü. Günümüzde Türkiye’nin etkin mücadelesi ile El Kaide ve DAEŞ bölgede bitirilmiştir. Afrika’da ise Boko Haram vb örgütler faaliyet göstermeye devam etmektedir. Terörü finanse eden batı ve onun güdümündeki bazı Körfez ülkeleri Türk Silahlı Kuvvetlerinin karşısında dayanmaya güç yetiremeyen ve tabutta ülkelerine geri dönen hatta bazen geri bile dönmeyen paralı asker ihtiyacını karşılamada sıkıntı yaşayınca yeni bir organizasyonla Rusya’dan paralı asker devşirerek Suriye’de kullanmak zorunda kaldı.
Bugün Türkiye Suriye’den sonra Libya’da terörü sona erdirmek üzere Libya Hükümetinin talebi ile askerlerini Libya’ya göndermesiyle batı yeni bir kaosun içine düştü.
CIA-NATO çetesi 90’lı yılların başında Ilımlı İslam Projesi kapsamında Türkiye’de Laik – Seküler kesimi kamusal alanda “İslam’ı çağrıştıracak tüm sembollerin yasaklanması ve kamu görevlerinde Müslümanların görev almasına son verilmesi”nin zamanının geldiğine ikna etti.[i]
Böylelikle bir taşla iki kuş vurulacaktı;
Kısaca 28 Şubat olarak anılan postmodern darbe mütedeyyin kesimde ciddi travmalara sebep olurken, Laik – Seküler kesimin zafer sarhoşluğundan acı ile uyanması da çok uzun sürmedi. Balyoz ve Ergenekon gibi davalarla FETÖ tarafından TSK’dan tahliye edilmeye başlandılar. Yani elleri ile büyüttükleri yılan onları da sokmaya başlamıştı.
Dine ve dindarlara her daim düşman olan Laik – Seküler camia Türkiye Cumhuriyeti devletinin vatandaşlarının büyük çoğunluğunu oluşturan mütedeyyin kesimin kendilerine düşmanlık beslemediğini hiç bir zaman idrak edemedi.
Sivil toplum kuruluşları, devlet örgütlenmesinin dışında, toplumun ve devletlerin bazı çıkarlarını gerçekleştirmek için oluşturulan, gönüllülük esasına dayanan ve kâr amacı gütmeyen hukuki ve anayasal örgütlerdir. Bu kuruluşlar son yıllarda ulusal ve uluslararası alanda önem kazanmaya başlamış devletlerin ve toplumların kararlarını yönlendirmede, etkin rollere sahip olmaya başlamışlardır. Sivil Toplum kuruluşları, ulusal ve uluslararası kanunlara bağlı kalarak, bu kanunların kendisine tanıdığı, örgütlenme, fikir beyan etme, toplanma ve gösteri yapma gibi en temel hakları kullanarak, kuruluş amaçları kapsamında; bilgilendirme, araştırma yapma, rapor sunma, konferans düzenleme, kulis yapma-ikna etme, dikkat çekme yönlendirme ve süreli yayınlar aracılığıyla bilgi akışı sağlama gibi faaliyetlerde bulunarak meşru hedeflerine ulaşmaya çalışmaktadırlar.
ASSAM’ da bu evrensel örgütlenme hakkını kullanarak anayasa ve yasalar kapsamında kurulmuş olup, amaçlarından birisi de şöyle ifade etmiştir;
“Müslüman Devletlerin; her biri için stratejik istihbarat etütlerinin oluşmasını, münferit ve müşterek iç ve dış tehdit değerlendirmelerinin yapılmasını, iç ve dış güvenlik plan esaslarının tespit edilmesini ve ortak irade altında toplanması için ihtiyaç duyulan müesseseler ve bu müesseselerin teşkilatlanma esas ve prensiplerinin oluşup gelişmesini sağlayacak fikri çalışmaları yapmaktır.’’
Bu çalışmaların sonunda ulaşılmak istenen nihai amaç hiçbir İslam ülkesi vatandaşının reddedemeyeceği,
“Müslüman Milletlerin refahı, kurdukları devletlerin bekası, Dünyada barışın tesisi ve adaletin hâkimiyeti, İslam Ülkelerinin günümüzdeki dağınıklığından kurtularak, Uluslararası hukuk kuralları çerçevesinde söz sahibi (süper güç) olarak Dünya siyaset sahnesinde aktif rol almasını sağlamaktır.”
“ASRİKA İslam Birliği Konfederasyonu” önerisi ASSAM tarafından hazırlanan İslam Ülkelerinin Birlik oluşturmasını amaçlayan strateji oluşturma çalışmasının fikri meyvesidir. Gerçek meyvesini görmeyi de tüm varlığımızla ümit ediyoruz. Bize bu gerçek meyveyi göstermemenin yolunun fikri meyveyi yiyerek yok etmekten geçtiğini zannedenler var!
ASSAM adından da anlaşıldığı gibi… Ah pardon böyle kısaltma ile yazınca okuma ve araştırma özürlü kimseler anlayamıyor değil mi! Açık açık yazalım. ASSAM – Adaleti Savunanlar Stratejik Araştırmalar Merkezi adından da anlaşıldığı gibi bir STRATEJİK ARAŞTIRMALAR MERKEZİ… Yani başka bir deyişle Sosyal Bilimler Alanında araştırmalar yapan bir merkezden bahsediyoruz. Burada ASSAM’ın bilimsel konumunu tanımlıyoruz. Tabi ki ASSAM’ın bir de kurumsal boyutu var ki bu tarafta da ASSAM kurumsal yapılanmasını bir dernek olarak yürütmektedir.
ASSAM 19-20 Aralık 2019 tarihlerinde 3’üncü Uluslararası İslam Birliği Kongresi’ni “ASRİKA[i]Ortak Savunma Sanayi Üretimi” başlığı ile gerçekleştirdi. Kongreye 45 ülkeden 200 akademisyen ve STK katıldı. Kongre kayıt masası verilerine göre kongreye giriş için 750’den fazla kişi giriş kartı bastırdı. Rakamları şunun için veriyorum; bir stratejik araştırmalar merkezi tarafından düzenlenen bir toplantı için gerçekten rekor seviyede bir katılımdan ve ilgiden bahsediyoruz. Etkinlik organizasyonu olarak çok başarılı bir çalışma çıkardı ASSAM. Hem de ufak bir efor sarf ederek yaptı bu başarılı çalışmayı.
2nci Uluslararası ASSAM İslam Birliği Kongresi ile ilgili duyurularımızı basına ulaştırmaya çalıştığımız saatlerde OdaTv kongremizin reklamlarını yayınlamaya başladı bile...
OdaTV haberinde;
Adaleti Savunanlar Stratejik Araştırmalar Merkezi (ASSAM) Uluslararası İslam Birliği Kongreleri düzenliyor.
İlki geçen yıl "İslam Birliği için Yönetim Şekil ve Organları Mevzuatının Tespiti" başlığı altında gerçekleşen kongrede, İslam dünyası için kararlar alınmıştı. Buna göre;
“Kongre sonucunda ‘İslâm Ülkeleri Parlamentosu’nun kurulması ve her İslâm Ülkesinin Bakanlar kurulunda ‘İslâm Birliği Bakanlığı’ ihdas edilmesi gerektiği kanaatine varılmış ve ASSAM Yönetim Kurulunca onaylanan ‘İslâm Ülkeleri Konfederasyonu Deklarasyonu’ ayrıca 29 ülkeden 70’i Türkiye’den 109 STK yetkilisi tarafından da onaylanmış ve basın vasıtasıyla dünya kamuoyuna duyurulmuştur.
Ayrıca bildirilerde vurgulanan hükümler dikkate alınarak İslâm Ülkeleri konfederasyonu için model bir Anayasa taslağı hazırlanmıştır.”
Kongre bu sene de 1-3 Kasım’da İstanbul’da "İslam Birliği için Ekonomik İşbirliği Usul ve Esaslarının Tespiti" başlığıyla gerçekleşecek.
denmektedir.
İkinci Uluslararası ASSAM (Adaleti Savunanlar ve Stratejik Araştırmalar Merkezi) İslam Birliği Kongresi 1-2 Kasım 2018 tarihlerinde ASSAM’ın merkezi olan İstanbul’da WOW Kongre Merkezinde gerçekleşecek.
Uluslararası ASSAM İslam Birliği Kongrelerinin amacı; İslâm Ülkelerinin ortak bir irade altında toplanması için gerekli müesseseleri ve bu müesseselerin tabi olacağı mevzuat hakkında karar vericilere bir hal tarzı sunmaktır.
Türkiye 24 Haziran 2018 Pazar günü Cumhurbaşkanı ve Milletvekili seçimini yaptı. Seçim sonuçlarının hayırlı ve uğurlu olmasını diliyorum.
Seçimin sonucu haftalar öncesinden anketlerde görünmüştü. 24 Haziran seçimlerinde necip milletimiz çok önemli bir mesaj verdi.
Seçim öncesi seçmenle yapılan anketlerde tercih sebepleri sorulduğunda halkımız; sağlık sistemindeki muazzam yenilikler, eğitim öğretim sistemindeki yatırımlar, teknolojik ilerleme ve ilk ve orta öğrenimde kitapların ücretsiz hale gelmesi, ulaşımda yapılan yatırımlar ile Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Avrasya Tüneli, Osmangazi Köprüsü, Yeni İstanbul Havalimanı, Çanakkale Boğaz Köprüsü, otoyollar, bölünmüş yollar, hızlı trenin getirdiği devrim niteliğinde pek çok şey sayılmaktadır.
İçeriden bakıldığında manzara bu şekilde çizilmekte ise de Türkiye’ye dışarıdan bakıldığında görülen bambaşka bir şey vardır;
ABD’nin Tel Aviv’deki büyükelçiliğini Kudüs’e taşıma kararı Türk kamuoyunda ciddi bir tepki uyandırdı. Bu tepkinin büyüklüğünde Türkiye Cumhuriyeti’nin sorunu İslam İşbirliği Teşkilatı ve BM gündemine taşımasının oynadığı rol etkin oldu. İİT ve BM’de alınan kararlar ABD’ye şamar etkisi yaptı.
Oluşan tepki bir süre sonra dinecek, alevlenen gündem sönecek ve bu arada ABD inşasına hazırlandığı büyükelçiliği yapmaya başladığında tekrar mı gündemimize girecek! Böyle böyle yükselip alçalarak dalgalanan tepkilerimiz karşısında İsrail işgal ettiği Kudüs’e başkentini taşıyacaktır. Niçin Filistin işgaline çözüm için uzun vadeli bir strateji planımız yok.