Türkiye’de ilk “Uçak Gemisi” eserini kaleme alan ASSAM Başkan Yardımcısı emekli Albay Ersan Ergür, “Akdeniz’i göl haline getiren Kaptan-ı Derya Barbaros Hayrettin Paşa, ‘Denizlere hâkim olan dünyaya hâkim olur’ demiş. Bu strateji bugün de geçerlidir. Akdeniz’de kopan fırtınanın sebebi de budur” diyor.
Türkiye’nin Doğu Akdeniz'de izlediği strateji, milli ve yerli değerlere sahip çıkan mevcut hükümetin olduğu kadar, kadim TÜRK devletinin de BEKA politikasıdır. Bu politika, İktidar değişse dahi zerre derecede bir taviz verilmeden sürdürülmek zorundadır. Çünkü bu jeopolitik sorun, devletimizin Anadolu’daki jeopolitik varoluşunun gereğidir.
Başkan Erdoğan’ın “müjde ”sini Akit’e değerlendiren uzmanlar, Türkiye’nin sahadaki güçlü adımlarının en ciddi neticesini aldığını ve yeni bir çağın başlayacağını söylediler.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde tarihi misyonunu yeniden üstlenen Türkiye’nin sahadaki proaktif stratejisi, kazanımları da beraberinde getiriyor. Batılı devletler karşısında el pençe divan durmak yerine hangarlara girip geceli gündüzlü çalışma neticesinde yerli ve milli teknoloji üreten Türkiye, Doğu Akdeniz’deki krize anında müdahale ederek sismik arama faaliyetlerine girişmesi sonucunda büyük çaplı doğalgaz yataklarına ulaştı. Başkan Erdoğan’ın cuma günü müjde olarak açıklayacağı tarihi gelişmeleri uzmanlar, “Türkiye’nin yeni çağının başlangıcı” olarak değerlendiriyor.
Akdeniz’in “bir zamanlar Türk Gölü olduğunu” söyler dururuz. Uzun yıllar bu söylem içi boş bir kavram olarak kulaklarımızda çınladı.